Sigortacıları en çok korkutan sürücü tipi

tarafından **AYTAÇ** Cuma Haz. 13, 2008 2:24 am

Türkiye'de son yıllarda cinsiyete göre kasko sigortası primi uygulamasından kadınlar karlı çıktı. 35-50 yaş arasındaki kadın sürücüler yüzde 25'lere varan oranlarla en yüksek indirimi alırken, genel kanının aksine kadınlara kıyasla yüzde 77 daha fazla kaza yapan genç erkekler ise en yüksek prime mahkum oldu. Özellikle Citroen C2 ya da Peugeot 206 kullanan, 30 yaşın altındaki erkekler sigortacıların poliçe yapmaktan en çok çekindiği grup.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Sigorta şirketleri kasko poliçelerinde son yıllarda yaş ve cinsiyet parametrelerini daha fazla kullanmaya başladı. Yaş parametresinde 18 - 30 yaş arası sürücüler gençliğin verdiği hız tutkusu yüzünden en yüksek kasko primlerini öderken 31-35 yaş arası şoförler ise sigorta şirketlerinin en çok dikkat ettiği grup haline geldi. Sigorta şirketlerinin en güvenle yaklaştığı kesim ise 35 yaş ve üstü kullanıcılardan oluştu.
Kasko poliçelerinin fiyatlandırılmasında kadın-erkek sürücü ayrımı yapan sigorta şirketlerinden biri Ergo İsviçre Sigorta. Genel Müdür Yardımcısı Enis Talaşman, "Bayanlar ciddi derecede avantajlı" diyerek "150 bini aşkın veri üzerinden hasar frekanslarına baktığımızda bayan ve erkek sürücüler arasında net bir fark var. Genel söylemin tersine bayanlar kesinlikle trafikte daha iyi" yorumunu yaptı. Talaşman, 35-50 yaş arasındaki bayan sürücülerin ise tüm gruplardan daha avantajlı indirimler kazandığını belirtti.

Kadının primi genç olsa da düşük

"18-35 yaş arasındaki gençlerin sigorta primi en üst seviyeye çıkıyor. Gençliğin verdiği tempo, gezme isteği ve çok kullanım kaza yapma riskini de artırıyor. 35-50 yaş arasında ise primler en düşük seviyeye iniyor" diye devam eden Talaşman,aynı yaş kategorisinde kadınların ise erkeklere göre 15-25 arasında indirim kazandığını kaydetti. 18 yaşındaki bayan sürücünün erkeğe göre yüzde 15 prim avantajı olduğunu söyleyen Talaşman, bu yaş grubundaki genç kızların erkeklerle aynı riskleri taşıdığına işaret etti.

Az kullanılan araç avantajlı oldu

Türkiye'de parametre zenginliğinin yeni yeni oluşmaya başladığını söyleyen Bolcakan, Batı'da yaş ve cinsiyet indirimlerinin yanında sigara kullanımından ikametgaha kadar pek çok kriter kullanıldığını ifade etti. Türkiye'de parametre zenginliğinin yeni yeni oluşmaya başladığını söyleyen Bolcakan, Batı'da yaş ve cinsiyet indirimlerinin yanında sigara kullanımından ikametgaha kadar pek çok kriter kullanıldığını dile getirdi.
Kaskoda farklı kriterlerden birini ise Aviva Sigorta'nın geliştirdiğini söyleyen Bolcakan, kilometre parametresi bunlardan biri olarak belirtti. Az trafiğe çıkan araca yüzde 30'a varan indirimler sağlayan Aviva'nın, bu sayede bir kaç ayda müşteri sayısını katladığını dile getiren Aviva Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Ayşe Bolcakan, 16 bin km altındaki araçlara sağladıkları avantajın büyük ilgi gördüğünü belirterek beyan usulüyle işleyen sistemin yurtdışındaki sigorta şirketleri tarafından uydu aracılığıyla takip edildiğini söyledi.

Peugeot'cular kazaya yatkın

Kaskoda yaş ve cinsiyetten sonra önemli olan parametrelerden biri ise bunlar yetersiz kaldığında araç tipi ve motor gücü. Renault, Volkwagen ve Fiat modelleri aile sahibi, sakin kullanıcılarla özdeşleşirken Peugeot ve Citroen modelleri genç kullanıcı profiliyle kaza riskine işaret ediyor. Spor modeller ise sigorta şirketlerinin en çok çekindiği grup.
"Çok yüksek motor gücüne sahip araçlar performans farkından dolayı hız tutkusunu gösteriyor. Bu da kaza riskine işaret ediyor" diyen Ergo İsviçre Sigorta'nın Genel Müdür Yardımcısı Enis Talaşman, Peugeot 206 ve Citroen C2 gibi şehir içi kullanıma dönük küçük kasalı ve seri araçların da tehlike sinyali verdiğini söyledi.
En düşük sigorta primlerini ödeyen araçlar ise Fiat, Renault ve Volkwagen. Yedek parçaları ithal olmasına rağmen Volkswagen'in düşük prim ödemesinin sebebi genel kullanıcı profilinin aile sahibi, trafikte dikkatli ve sakin kişilerden oluşması. Peugeot 206 ve Citroen C2 ile aynı segmentte yer almasına rağmen Fiat Palio da daha düşük primlerle değerlendiriliyor. Genellikle orta gelir grubuna ait, aile sahibi kullanıcıların tercih ettiği Palio'lar yedek parçalarının ucuzluğu ve yaygınlığıyla indirim avantajı elde ediyor.

Kaynak: [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

tarafından **Admin** Cuma Haz. 13, 2008 2:39 pm

Bence özellikle modifiye edilmiş arabalar ya da Subaru, Mitsubishi Evo gibi aslında rally amaçlı üretilen ama günlük kullanıma satılan araçların en yüksek tavandan sigorta yapılmaları gerek...Yıllar önce aldığım 1993 Escort RS TURBO yu o dönem sigorta ettirebilmek için ne kadar ödemiştim biliyor musunuz? Aynı model Porshe 911 in sigorta bedeli kadar...Nedeni ise arabanın rally standartı ile üretilen çok hızlı ve çok güçlü bir araba olmasıydı...Öyle ki araba 0-100 km akselerasyonu 4,5 saniye idi...Hatta sigorta etmek bile istemedi çoğu acente...Ve arabayı sırf bu ağır kasko yükü nedeniyle bir sene kullanıp satmıştım...

Aslında durum çok vahim, bazı arkadaşlar yolda delicesine araba kullanıyor, hele bir de zenginse ya da babası ihya etmişse altına geçirdiği arabayla kendini Rally pilotu sanıyor...Ortalık modifiye edilmiş Peugeot, Ford, Subaru vb. arabalarla dolu...Eksozu bağıttıran ben yoldayım açılın deyip önüne gelene makas atıyor...Modifiye edilmemiş standart arabalarla da (afedersiniz)aynı haltı yemeye çalışan çok...Hızlı araba kullanmak marifet değildir...Her yolun gerektirdiği bir hız var, şehir içinde kızlara hava yapacağım, millete makas atacağım diye elektrik direklerine, ağaçlara çıkan, binalara giren, parkta oynayan çocukları, durakta bekleyen insanları ezip geçen, kamyonun otobüsün altına girip katliama sebep olan insanlar aslında çok iyi araba kullandıklarını sanıyorlardı...Arkadaşlar lütfen sağduyulu araç kullanın, oldukça fazla mesleki tecrubem var yollar ve hız hakkında ve o kadar çok kazaya şahit olup, temkinli gittiğim için o kadar çok kazadan kıl payı sıyrıldım ki anlatsam bitmez...Bir kazaya karışmayan ya da canlı tanık olmayan bilemez ve bu önceden tecrube edilecek bir durum değildir...İnanın bana yaşamak istemezsiniz...Hız yapılır, çıkarsın uzun yola yeteri ölçüde, yolun kapasitesine göre yaparsın hızını ama şehir içinde nedir bu delilik boyutuna varan hal?..Herkes hızlı ve öfkeli...Maşallah, arabalarınız güzel, iyi de gidiyor ama havan kime güzelim...

Bayan sürücülere gelince, aslında bayan sürücülerin çoğu dikkatli falan değiller işin açıkçası, bayan sürücülerin çoğunu direksiyona tam yakınlaştırılmış koltuğunda dimdik oturmuş, iki eliyle direksiyonu hiç bırakmayacakmış gibi sıkmış, aynalara bakmayı dahi tereddütle yapar halde görürüz genelde...Bunun adı dikkat değil korkarak araç kullanmaktır...Tamam korkmak iyidir insanı gereksiz tehlikeden korur lakin araba kullanmak rahat olmayı gerektirir...Arabanın farlarını görecek kadar koltuğu öne alıp acayip oturmak ta neyin nesi...Ama bazı bayanlar da var ki hakkını teslim edelim sıkı şöförler...

BİR ANI:

Yıl 1995, Ankara da olduğum yıllar ve Hacettepe de okuyorum son senem...Okula arabayla gidip geliyorum bazı arkadaşlarıda servis yapıyorum bana yakın oturanları...Arabam forumda önceden de bahsedip resmini yüklediğim 1970 Oldsmobile Cutlass, V8 ve neredeyse 300 beygirden fazla güce sahip...Neyse bir gün okuldan dönüyoruz arabada 3 arkadaşım daha var, paraşüt kulelerinin oradaki kavşakta(TCDD) beni modifiyeli metalik gri renkli bir Ford Escort öyle bir makasla solladı ki anlatamam...Yani milimle geçti öyle anlatayım, hayır arabam klasik bir çizik bile değerini düşürecek...Kafam attı tabi ben aheste gidiyorken böyle makasa ne gerek var üstelik yol bomboş...Neyse ben de basmaya başladım ama yetişecek kadar, zira fazla bassam altımdan uçacak kadar güçlü...Yetiştim, ufak bi dalaşma oldu yolda tabi, ama içi görünmüyor camlar siyah film, ilerdeki kavşakta kırmızı yanınca yakaladım...Arabanın arkasına durdum, arkasında ''Cehennemde görüşürüz'' yazıyordu...Ben sana göstereyim cehennemi deyip indim ki camı indirdi, bir de ne göreyim sarışın manken gibi bir bayan, pis pis güldü ve iyi sürüyorsun dostum deyip yeşil yanınca gazladı gitti...Bende öyle ağzı açık kaldım... Yaaa işte belli olmuyor dostlar, bayan deyip dalga geçmeyin sakın yolda...

tarafından **AYTAÇ** Cuma Haz. 13, 2008 3:15 pm

Ben bayan sürücülerin kaza yaptığına değil de kaza yaptırdığına inanıyorum. Bunun sebebi de araçlarını FatihBey'in de dediği gibi "korkak" kullanmaları. Hızlı akan bir yolda en sağ şeritten 30-40'la giden bir sürücü haliyle yol güvenliğini tehlikeye atıyor.

tarafından **efsaneprens** Çarş. Tem. 16, 2008 2:11 pm

Sigorta camiasıda haklı. Bayanlar kötü kullanıyor kullanamıyor demek yanlış olur. Ama kazaya sebebiyet verdikleri doğru. Bende anımı paylaşayım. İş yerinden bi bayanla arabasına bindik bakanlıklardan kızılay istikametine gidiyoruz. Göbekten sola döndük geçmek isterken ben kırmızı yandı dedim. Arabayı yolun ortasında durdu geri vitese taktı ve göbeğin içine geri döndük. Tabi bu esnada üzerimize doğru gelen arabaların ani fren sesleri korna seslerini siz hesaplayın ben utandım koltukta resmen eridim bittim.

tarafından Misafir Çarş. Tem. 16, 2008 5:49 pm

allah korumus

Sigortacıları en çok korkutan sürücü tipi

Sigortacıları en çok korkutan sürücü tipi

Geri: Sigortacıları en çok korkutan sürücü tipi

Geri: Sigortacıları en çok korkutan sürücü tipi

Geri: Sigortacıları en çok korkutan sürücü tipi

Geri: Sigortacıları en çok korkutan sürücü tipi